Cahiliyye devrinde bile "haram aylar" denen, savaşın, kılıç
çekmenin insan öldürmenin haram olduğu aylar vardı. Asr-ı Saadet,
cahiliyye devrini bitirdi. Sevgili Peygamberimiz -aleyhisselam-
eliyle kâinat nurlandı. Bugün gelinen noktada ise insanlık yeniden
cahiliyet hayatına dönmüş vaziyette.
Çağdaş Ebu Cehiller, Ebu Lehebler... kötülük üstüne kötülük
işlemekteler. İslamın ilk zuhurunda mü'minler bir avuçtu,
kimsesizdi, arkasızdı. Müşrikler onlara aklın hafsalanın almayacağı
zulümler yapıyorlardı.
Müslümanlar bugün yine garip, sahipsiz ve dayanaksız. Yine
adaletsizlik ve zulüm altındalar... Bütün İslâm âlemi yangın yeri.
Zalimler ne Ramazan dinliyor, ne oruca bakıyor...
Doğu Türkistanlı Uygur Müslümanları kendi vatanlarında namazdan
oruçtan, örtünmeden, insanca hayat sürmekten, hakkıyla ticaret
yapma hakkından mahrumlar. Arakan Müslümanları, din adamı oldukları
iddiasındaki Budist rahipler tarafından envai çeşit kötülüğe maruz
kalmakta, vatanlarından savrulmakta, hayatları zehir olmakta.
Hindistan Müslümanları, bir vakitler hakim unsurken bugün susarak
varlıklarını sürdürmekteler. Kafkas Müslümanlarının bin türlü
meselesi var. Irak mahvedildi; son 10 yılda ölen, sakat kalan insan
sayısı belli değil. O güzellik sembolü Bağdat, acınası hâllere
düştü. Suriye ondan da beter.