Çok partili hayatımız, 1908 II. Meşrutiyetiyle başlar. Bunların
ömrü, dünya harbinde alınan mağlubiyet sebebiyle fesih ve rejim
değişikliğiyle noktalanmıştır.
Cumhuriyet sonrasındaki partilerin hayatı ise ikiye ayrılır:
Birincisi 1923-1945 arası Tek Parti dönemidir. Bu döneme
CHF/Cumhuriyet Halk Fırkası, sonraki adıyla CHP olan parti
damgasını vurmuştur. SSCB'de olduğu gibi devlet, bir parti
devletidir.
O tarihlerde iki partili hayat için iki teşebbüs olmuştur. İlki
Mustafa Kemal ve İsmet İnönü dışında Amasya Tamimi'nde imzaları
olan zevatın 1924'te kurduğu Terakki Perver Cumhuriyet Fırkası ve
diğeri de Mustafa Kemal'in 1930'da Ali Fethi Okyar'a kurdurduğu
Serbest Cumhuriyet Fırkasıdır. Birincisi 7 küsur ay, diğeri onun
yarısı kadar var olabilmiştir. İkincisi tam bir nabız yoklama
partisidir.
İkisi de Gazi'nin talimatıyla ortadan kalkmıştır.
Partiler için ikinci dönem 1945'te başlar. 1945'te "Türk Baharı"
gelir. Amerika, mali yardım ve Sovyetlere karşı destek şartları
için Ankara'nın çok partili hayata geçmesini şart koşar. Bu şart
gerçekleşmeseydi herhâlde NATO'ya girmemiz de mümkün olmazdı.
1945'te DP/Demokrat Parti'nin de kurulmasıyla Türkiye kerhen de
olsa çok partili hayata geçti.
DP 14 Mayıs 1950'de iktidara geldi ve iktidarda iken 27 Mayıs 1960
Darbesiyle kapatıldı. AYM/Anayasa Mahkemesi, 1961 Anayasasıyla
hukuk düzenimize dahil olmuştur. Bu bir çağdaş yüksek mahkeme
ihtiyacından ziyade DP benzeri partilere hayat hakkı tanımamak, Tek
Parti'nin yolunu açık tutmak için bulunmuş çareydi. AYM kapatmada
ilk siftahı, Necmettin Erbakan'ın partisi MNP/Milli Nizam
Partisiyle yaptı.