İstanbul’daki bir kısım iş
yerlerinden Arapça tabelaların indirilmesi üzerine geçen cuma günü
burada konuya dair bir makale kaleme aldık.
Makalede Arap turistler,
bazılarının Araplara bakışı, Arap turistlerin turizm ve
ticaretimizdeki yerleri, Suriyeli mülteciler ve onların
sınıflandırılması, mülteci iş yerlerindeki tabelalar, ayrıca umumi
olarak İngilizce, Fransızca tabelalar ve bunların Türkiye’yi
sömürge memleketi görüntüsüne düşürmesi üzerinde durduk ve yabancı
dille yazılı tabelaların kahir ekseriyetinin İngilizce olduğu hâlde
onlara göre çok az miktarda olan Arapça tabelaların indirilmesinden
işe başlamanın anlaşılmazlığını yazdık. Bir bakıma mevzuun 40
yıllık tarihini ve Türkçe, ticaret, sosyal hayat ve kültürümüzdeki
yerini tahlil ettik.
Cuma sabahı İçişleri Bakanı Sn.
Süleyman Soylu bizi arayarak mevzua dair hayli geniş malumat verdi.
Anlattıklarından bu tabelalarla bazı Suriyeli mültecilerin kabulü
mümkün olmayan davranışlarını kullanarak gündelik hayatımızda
kargaşa çıkarma isteğindeki bir kısım çevrelerin elinde suistimal
edilecek malzeme bırakmamak için bu yola gidildiği
anlaşılıyordu.
Süleyman Soylu, tâ DYP İstanbul
İl Başkanlığından bu yana rahat 25 yıldır tanıdığımız bir siyaset
ve bugün de gayet başarılı bir devlet adamıdır. Dile getirdiği uzun
malumatı okuyucularımızla paylaşmak için bu dediklerini yazılı
olarak göndermelerini istedim. Bunun üzerine Göç İdaresi Genel
Müdürlüğü’nden bir “bilgi notu” geldi.
Dediğimiz gibi; bu açıklamada en
dikkat çeken taraf, toplumu birbirine düşürecek, yabancı düşmanı
kötü niyetli ve kinli kimselere fırsat vermeme azminin
olmasıdır.
Bu çalışmada idari olarak şu
eksikliği görüyoruz. Böylesine önemli bir iş yapılırken bir basın
toplantısıyla kamuoyu aydınlatılmalıydı. Ayrıca bilgi notunda
Arapça dışındaki tabelalara ne yapılacağına dair bir haber de
yoktur. Şüphesiz ki mes’ele devlet çapındadır.