Hayır; bunlar yapılır,
aşağılayıcı ve yüceltici sıfatlar on yıllar boyu havalarda uçuşur.
Resmî tarihçiler, dalkavuklar devrede olur. Asılsız tarihler
yazılır. Ancak gerçekler gün gelir ortaya çıkar. Bu manzara, sadece
bizde değil, başka milletlerde de görülmüştür. İhtilalciler önceki
dönemi karalayarak haklılıklarını kabul ettirmek isterler. Önceki
dönem haindir, işbirlikçidir, vatanı satmıştır... Böyle demeyip de
övülse “öyle ise niye değiştirdiniz?” sorusu sorulacağından
bu yola gidilir.
Tarihi, bir yapanlar, bir de
yazanlar vardır. Tarihi yapanlar hayatta oldukça tarafsız tarih
yazılamaz. Bunun gibi tarihî hadiseler, üstünden bir asır geçmeden
de tarafsız tarih yazılamaz. Baskı ve tehdit olmaması
gerekir.
19 Mayıs 1919’un üstünden yüzyıl
geçtiğine göre bundan sonra tarafsız, namuslu, doğru tarihçilik
beklenmelidir. Hiçbir tarihî şahsiyet bir başkasıyla kavga
ettirilmemeli. Tarihî simalara insanüstü sıfatlar, yanılmazlıklar
izafe etmek tarihi karartmaktır. Hakikatler olanca
soğukkanlılığıyla yazılmalı. Tarih, tarih silsilesi takdimi
değildir. Tarihçinin yorumlarıyla o takvim sıralaması değer
kazanır.