Rahim Er Türkiye Gazetesi

Teknoloji casusluğu

MKE/Makina ve Kimya Enstitüsü Kırıkkale Silah Fabrikası müdürü MT, 22 Milyon dolara mal olan piyade tüfeği MPT 76'nın bütün çizim ve üretim bilgilerini, bir Amerikan silah fabrikasına 1 Milyon 200 Bin dolara satarken...

14 Nisan 2016 | 157 okunma

MKE/Makina ve Kimya Enstitüsü Kırıkkale Silah Fabrikası müdürü MT, 22 Milyon dolara mal olan piyade tüfeği MPT 76'nın bütün çizim ve üretim bilgilerini, bir Amerikan silah fabrikasına 1 Milyon 200 Bin dolara satarken suçüstü yakalandı. Vaki ihanet, sadece bu günlerin değil asrın gündem maddesidir... Haber, önce farklı sızmıştı. Amerika'da silah fabrikası olan bir Türk'e bu teklif yapılmış, o da bunu içine sindiremediği için olayı ihbar etmişti. Şimdi vaziyet biraz farklılaşmış durumda. MİT malum müdürü uzunca bir zamandır takibe almış. Alıcı olarak da Amerika'da silah fabrikası olan Türk’ü bulmuş ve bu role ikna etmiş... Her ne ise. Netice itibariyle MPT 76 piyade silahımıza ait bilgilerin elden çıkmamış olması sevindiricidir. O fabrika ve o bilgiler namusuna emanet edilen müdürün bunu yapmış olması ise felaket bir ahlaki çöküştür. Devlet, kurdun boynuna ciğer asmış, bu bir gerçek. Yaşı ilerlemiş bir adamın hayatını berbat etmesi ise hazin bir gerçek. Gerçeklerin gerçeği ise daha farklı: Biz, tâ Duraklama Devri'nden itibaren hiçbir sanayi ve teknoloji keşfinde yokuz. Bir Cihan Devleti'ni kaybedip dünya liginden düşmemizin temelinde Sanayi İnkılabı yahut Sanayi Devrimi denilen büyük dönüşümün hiçbir yerinde olmamamızın birinci derecede etkisi vardır. Bu yüzdendir ki sonraki harp hemen kaybedildi. Hemen her sosyal vakıa ve kültürel varoluşta geri kalındı. İmparatorluğun tarih sahnesinden çekilmesinde, şapka inkılabı, harf inkılabı gibi tuhaflıkların yapılmasında, bütün onmaz yabancı hayranlığında, bugün bile hemen bütün inşaat şirketlerinin, kasabalara varıncaya dek mağaza isimlerinin İngilizce olmasının arkasında bu derin yaranın büyük etkileri vardır. Avrupa’nın sanayi devrimini yapıp bizden açık ara öne geçmesini keşfeden ve geç kalınmış olsa da bunu telafi etmek isteyen devlet adamlarımız, bazı teşebbüslere girişince bunu ya canlarıyla ödediler, ya darbeye maruz kaldılar ya itibarsızlaştırıldılar veya dört duvarla çevrildiler. Sultan Aziz, Sultan Hamid, Başvekil Menderes, Başbakan Erbakan ve Cumhurbaşkanı Özal.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
YUSUF TEKİN, DOĞRU SÖYLÜYOR!.. 21 Kasım 2024 | 458 Okunma HİPOKRAT ANDI! 19 Kasım 2024 | 75 Okunma KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ 16 Kasım 2024 | 59 Okunma AHISKA 14 Kasım 2024 | 148 Okunma GÖÇ SİYÂSETİMİZ ÜZERİNE DÜŞÜNMEK 12 Kasım 2024 | 48 Okunma