Bölgemizde seyreden bu şiddetli deniz dalgasının daha uzunca bir süre devam edeceği ve bir çok boğulmaya yol açacağı anlaşılıyor. Çok batan olacak ve çok şey değişecektir...
Yirminci asır aklı, yirminci asır müesseseleri, yirmi birinci asır şartlarını karşılayamamakta. Yirminci asır aklı, Fransız ihtilalinden gelen maddeci akıldır. Onu besleyen de sömürgeci, muhteris ve bencil anlayış. Nerede kaldı 1789'un meşhur sloganları Hürriyet, Musavat ve Uhuvvet? Vahşi Batı'nın tutsak ettiği doğu milletleri için bunlar sadece birer yalandır. Hürriyet, eşitlik, kardeşlik diye gelip alınabilecek ne varsa alıp götürdüler.
BM/Birleşmiş Milletler, NATO/Kuzey Atlantik Paktı ve AB/Avrupa Birliği, birer yirminci asır kurumudur. Birinci Dünya Harbi, sanayileşmenin sonucudur. Motor diye bir canavar bulunmuştu. Bu canavar petrol denen karasu ile susuzluğa kanacaktı. Bu sebeple Vahşi Batı, "bir damla petrol, bir damla kan!" diyerek, bölgemiz İslâm topraklarına saldırdı. I. Dünya Harbiyle II. Dünya Harbi arasındaki dönem âdeta bir mütareke/ateşkes süresidir. Çarlık Rusyası, Osmanlı Türkiyesi, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu, Almanya ve uzaklarda Japonya devre dışı kalmış, sahneye Çarlık Rusyası yerine SSCB/Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, İngiltere yerine ABD/Amerika Birleşik Devletleri çıkmıştır.