Nisan 2017'de oylayacağımız Cumhurbaşkanlığı sistemi ile ilgili CHP'nin sürekli gündeme getirdiği diktatörlüğe yol açacağı iddiası bir hurafeden ibaret...
***
Şu basit soruyu CHP'lilere soralım: Başkanlık Sistemi'yle gelen
hangi ünlü diktatörü tanıyorsunuz? Ben hiç tanımıyorum ve
bilmiyorum...
***
Peki, şöyle bir soru soralım: Nazizm, Faşizm ve Bolşevizm yani
Hitler, Mussolini ve Lenin hangi politik sistemler vasıtasıyla
diktatörlük inşa etti? Cevap: Hepsi parlamenter sistemler
sayesinde...
***
Öte yandan sözde anti-dikta bir tavır alan CHP'nin Lenin ya da
Castro gibi solcu diktatörlere karşı sempatisi de çok açık. Bu da
ayrı bir yaman çelişkidir...
***
Otoriterleşme meselesi sistemle değil yetki problemiyle ilgili bir
olaydır. Pekala parlamentarizmde de başkanlık sisteminde de
otoriterleşme olabilir...
***
Burada önemli olan yasama, yürütme ve yargı erkleri arasında
dengeyi ve denetleme sistemlerini kurabilmektir...
***
Nisan 2017'de oylayacağımız Cumhurbaşkanlığı sistemi bu denge ve
denetleme mekanizmalarını gayet iyi kurmuştur...
***
Şunu iyi bilelim ki mevcut parlamenter sistemdeki Cumhurbaşkanlığı
ve Başbakanlık makamının yetkileri yeni sistemdeki Cumhurbaşkanlığı
makamından daha fazladır...
***
Dolayısıyla teorik olarak parlamenter sistem, diktatör çıkarmaya
çok daha yatkındır...
***