Hep yazıyoruz ve yine yeniden yazacağız ki Türkiye'nin özgürlükçü ve demokratik bir yeni anayasal çerçeve içinde olan Başkanlık sistemi modeline ihtiyacı var. Aksi halde ileride büyük problemler ve büyük kaos yaşayacak bu ülke...
***
Türkiye'nin gerçek bir demokratik hukuk devleti olabilmesi için de
Başkanlık Sistemi parlamenter modelden daha işlevseldir.
Çünkü Başkanlık sistemini diğer sistemlerden ayırt eden temel
karakteristik demokratik hukuk devletinin temeli olan kuvvetler
ayrılığı ilkesinin hayata tam geçirilmesidir...
***
Bu genel karakteristik, pratikte dört vasıtayla hayat bulur:
1. Yürütmenin başının (başkan ve yardımcısı) halk tarafından
seçilmesi ve bir dahaki seçimlere kadar yasama tarafından
düşürülmeksizin bu görevi sürdürmesi...
***
2. Yürütme başının kabinesini oluştururken yasamaya doğrudan muhtaç
olmaması (yasama üyelerinin bakan olamaması)...
***
3. Yasama görev süresinin ne yürütme ne de yasamanın kendisi
tarafından değiştirilememesi (Başkanın Meclis'i feshedememesi ve
Meclis'in erken seçim kararı alamaması)...
***
4. Başta başkanın kanun veto gücü ve Meclis'in, başkanın yaptığı
tayinleri reddedebilmesi gücü olmak üzere çeşitli denetleme ve
dengeleme mekanizmalarının yaratılması...
***
Parlamentarizm, yani Meclis'in (yasama) hükümet (yürütme)
çıkarması, kuvvetler ayrılığı ilkesinin yasama-yürütme ayrılığı
bacağını ihlal eder. Başkanlık sistemi modelinde ise gerçek
anlamıyla bir kuvvetler ayrılığı rejimi tesis edilir. Bu da zaten
gerçek bir demokratik hukuk devletinin temelidir...