Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin parlamenter
sistemden partili Cumhurbaşkanlığı ya da başkanlık sistemine
geçilmesi noktasındaki şu demeci önemli...
"Bu hususta, anayasa değişikliği yapılsa bile, değişiklik
referanduma götürülmeli.
Zira milletin bu işi sahiplenmesi, buna ayrı bir güç katar.
Çift başlılığı ortadan kaldırmak lazım.
Aksi takdirde, birbirinizi ne kadar sevseniz de, geçmişte ne kadar
beraber olsanız da, zaman zaman sıkıntılar söz konusu olabilir. Ama
partili cumhurbaşkanlığı olduğu zaman, Fransa'daki sistemin farklı
bir versiyonu söz konusu olacak demektir. Bunun da ayrı bir güç
katabileceğini düşünüyorum."
Bu köşede defalarca yazdığım gibi ben dar bölge iki turlu
başkanlık sistemini savunuyorum.
Partili Cumhurbaşkanlığı da denen yarı başkanlık modelini
Türkiye'nin vücuduna tam uygun görmüyorum.
Başkanlık sistemi modelinin bizim ülkemize en yararlı olacak sistem
olduğu kanaatindeyim. Bu görüşümün tüm parametrelerini de ortaya
koyuyorum.
Öte yandan parlamenter sistem ile partili Cumhurbaşkanlığı
modelinden birini seçmem gerekirse de partili Cumhurbaşkanlığı
modelini desteklerim.
Çünkü her halükarda parlamentarizmden daha sağlıklı bir sistemdir.
İçine girdiği istikrarsızlık bunalımından Fransa bu şekilde
nispeten kurtuldu. Ama ideal model dar bölge iki turlu başkanlık
sistemidir.