8 Haziran'dan itibaren Yeni Türkiye özlemi duyanlar için yeni
bir dönem başlamıştır. Yeni Türkiye'ye bu ülkeyi taşıyabilecek
tek parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi için de yeni bir dönem
başlamıştır ve en önemlisi Yeni Türkiye için mücadele eden medya
aktörleri için de yeni bir dönem başlamıştır...
Açık konuşmak gerekirse eğer Yeni Türkiye cephesi yeni dönem parametrelerine uygun olarak bir toparlanma yaşamazsa çöküş süreci başlayabilir. Çok daha hassas ve akıllı olunması zorunlu bir dönemdeyiz. Bugüne kadar Yeni Türkiye medyasında retorik ön plandaydı. Yeni Türkiye yolunda savunulacak argümanlar belliydi ve bu savunmaların ne formatta yapılacağı da aşağı yukarı netti. Bu bağlamda aynı retorik tekrar tekrar dillendiriliyordu. Yeni Türkiye'yi başka medyalarda savunanlar da genelde bu kapsamda az zekâ ile hükümete dayanarak konfor yapıyordu...
***
Bu retorik tekrarı için herhangi bir zekâ gerekmiyordu. O sebeple
Yeni Türkiye medyası aktörlerinde inanılmaz bir zekâ rehaveti baş
göstermişti. Ezbere ve fazla zekâ içermeyen konuşmalar ve yazılar
Yeni Türkiye'nin kimi kanallarını ve gazetelerini kaplamıştı. Hatta
öyle bir noktaya gelindi ki bu aktörler içinde oldukları boşluk
sebebiyle kendi aralarında grupsal kavgalara başladılar. Yeni
Türkiye medyasının iç gündemini büyük oranda bu saçmalıklar
doldurmaya başladı...