Bu ülkenin ırkçılık ve faşizm sorunu hâlâ bitmiş değildir... Faşist manyaklar sosyal medyada Ülkemde Suriyeli İstemiyorum diye iğrenç bir kampanya başlatmışlar. Bu bayram günlerini, ülkemize sığınmak zorunda kalmış milyonlarca Suriyeli kardeşimize zehir etmek istiyorlar. Bu ülkenin faşistlerinin alayı bilmeli ki savaştan kaçarak topraklarımıza iltica etmek mecburiyetinde kalmış mültecilerden Türkiye vatandaşı olmak isteyen her kardeşimiz ebediyen bizimle beraber yaşayacaktır...
***
Ben 16 Mart 2016 günü bu sütunda çıkan yazımda Suriyeli mülteci
kardeşlerimizden isteyen herkese yurttaşlık verilmesi gerektiğini
yazmıştım. Suriyeli göçmenlerin bu ülkeye yük olacağı büyük bir
yalandan ibarettir. Bilakis ülkemize orta vadede hem kültürel hem
iktisadi açıdan zenginlik ve dinamizm katacak Suriyeli
kardeşlerimiz. Pazar günkü yazımda bu gerçeği rakamlarla ortaya
koyacağım... Ve evet Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın birkaç gün önce
müjdelediği gibi Suriyeli kardeşlerimizin büyük çoğunluğu da
çıkartılacak yeni bir kanunla Türkiye Cumhuriyeti Kimliği ve
Pasaportu'na sahip olacaklar. Onlar artık bu ülkenin yurttaşıdır.
Burası onların da ülkesidir...
***
Savaş koşullarından kaçarak ülkemize sığınan Suriyeli kardeşlerimiz
artık burada çalışacaklar. Burada üretecekler. Burada ticaret
yapacaklar. Burada evlenecekler. Burada çoluk çocuk sahibi
olacaklar. Burada toruna torbaya karışacaklar. Burada yani yeni
ülkeleri olan ve zaten de öz ülkeleri olan Türkiye'de yaşayacaklar.
Bu ülkeye sığınmış mülteci kardeşlerimiz de artık Türkiye
coğrafyasının insanıdır. Hepsi zaman içinde Türkçe öğrenecekler ve
kimileri Türkçemizi bizden bile iyi konuşacaklar. Ülkemize iltica
eden kardeşlerimizle beraber 82 milyonluk bir Türkiye'yiz
artık...
***
100 sene önce dedeleri zaten bu ülkenin hüviyetini ve pasaportunu
taşıyordu. Artık bu kardeşlerimiz de taşıyacak Türkiye pasaportunu.
Ülkemize sığınanları aşağılayanlar şerefsiz ve haysiyetsizdir. Bu
ülkenin çok büyük çoğunluğu esas itibariyle mültecidir ve
göçmendir. Bu konuda berbat yazılar kaleme alan Ertuğrul Özkök de
bir göçmen evladıdır. Özkök de Suriyeliler gibi bir mülteci
çocuğudur. Zor koşullardan kaçarak İzmir'in varoş mahallelerinden
birine sefalet içinde sığınmış yoksul bir göçmenin oğlu olan
Ertuğrul Özkök nasıl bu zalim yazıları yazabilir? Nasıl olur da bu
ülkeye eskiden göçmüş olanlar yeni göçen insanlarımızı istememeye
ve dışlamaya kalkar anlamıyorum...
***
İmparatorluk coğrafyamızı kaybettikçe 780 bin kilometrekarelik bu
ülkeye sığındık hepimiz. Bu coğrafyaya gelme ve sığınma hakkını
kimse kısıtlayamaz. Bu memleket yorgunların ve yoksulların son
limanıdır. Bu ülke ezilmişlerin ve aşağılanmışların son
sığınağıdır. Bu coğrafya bir umut diyarıdır. Yeni ümitlerin ve
rüyaların yeşerdiği bir ülkedir Türkiye. Özü budur aslı budur
gerisi hikâyedir... Türkiye gibi imparatorluk bakiyesi bir ülke
problemli vatandaşlık kanununda da değişiklik yapmalıdır artık.
Tıpkı ABD'de olduğu gibi bu ülkede doğan her bebek anası ve babası
nereli olursa olsun Türkiye yurttaşı olarak kayıtlara
geçmelidir.