AK Parti 1 Kasım 2015'te yapılacak tekrar seçimden tek başına
hükümet olarak çıkmalıdır ve akıllı olunursa bunun olma olasılığı
kuvvetlidir. AK Parti yüzde 44-45 sınırını gördüğü an tek başına
hükümet olur. Türkiye'nin yararına olan yeniden istikrarlı bir
4 yıllık AK Parti hükümetidir. 7 Haziran sonrası yaşadığımız kaos
ve kargaşa ortamı hepimizin gözleri önündedir. AK Parti'nin de yeni
döneme hatalarından ve yanlışlarından ders alarak kendi
ontolojisine uygun özgüvenli bir ruhla hazırlanması
zorunludur.
Fakat her halükârda bu parlamenter sistem bir gün tıkanacak ve
belki de un ufak olacak bu ülke. Bu ihtimalden de korktuğumu itiraf
etmek zorundayım. O sebeple kimilerinin Tayyip Erdoğan
obsesyonuna inat ısrarla ve ısrarla Başkanlık Sistemi'ni
savunuyorum. Bu Erdoğan meselesi değil Türkiye meselesidir.
Türkiye'nin geleceği meselesidir. Demokrasinin yegâne yolunun
parlamentarizm olduğu büyük bir yalandır.
Herkesin de bildiği gibi tarihin ilk modern demokrasisi ABD'dir ve
bu ülkenin siyasi sistemi de anayasasının kabul edildiği ilk günden
beri başkanlık sistemidir. Yani başkanlık sistemi demokrasi
tarihinde bir istisna değildir. Bugün liberal demokrasi diye
bildiğimiz kavramın tarihte ilk hayata geçişinin
sistemidir. Başka bir deyişle modern liberal demokrasi tarihte
ilk defa başkanlık sistemi halinde boy göstermiştir.