Anlatıyorlar.
Adam, uğraş didin kendine güzel bir ev yapmış. Yaptığını da beğenmiş ve Allah’a şöyle yalvarmış: “Yarabbi, bu evimin sahibi sen ol, onu sen koru. Yıkmayı murat edersen de, yalvarıyorum, bana önceden haber ver!” Duasının kabul edileceğine inancı tam. Gün geçmiş devir dönmüş, duvarlardan birinde bir çatlak görünmüş. Adam, çamur karmış, orayı sıvayıp kapamış. Bir süre sonra başka bir yerde, giderek başka yerlerde de çatlaklar oluşmuş… Adam her defasında çamur karıp çatlakları kapatıyor. Derken bir gün dam çökmüş. Adam Allah’a sitem edip: “Yarabbi, sana bunca dualarım oldu, akıbetim bu mu olacaktı, evimi başıma yıktın…” diyerek şikayetini dile getirmiş. O anda da hatiften bir ses işitilmiş: “Ey kulum, ‘ben ne zaman sana evin çöküyor, dikkatli ol diye uyarıda bulunmak istesem, sen bir avuç çamurla ağzımı kapadın.’”
İslâm jargonunda “Sünnetullah” olarak adlandırılan kavrama Batı modernizmi “doğa yasası” diyor.
Sünnetullah veya doğanın belirli yasaları… Onlara mutlaka uyulması gerekir. Uyulmadığı takdirde doğa kendine özgü yöntemlerle onun bedelini ödetir.