Kiminin emir subayı, yâveri...
Kiminin danışmanı.
Kiminin başkoruması, başpilotu, kaptanı.
Örgüte bakın.
Ne kabiliyetli insanlarmış ki, oralara kadar yükselmişler.
Ben bunlara kendi dalında başarılı insanlar derim.
***
Bir de öbürlerine bakın.
Darbe yapmak için ‘o günü’ bekleyen yüksek rütbeli subaylar, kendini sahiden paşa zanneden generaller.
E hani darbe?
Darbe yok. Fiyasko.
Çünkü, mesleklerinde başarısız insanlar bunlar.
Kabiliyetsiz komutanlar.
Al da at diye ayaklarına verilen topu bile gole çeviremeyen beceriksiz forvetler...
Neler neler.
***
Şimdi o zeki yâver, şimdi o akıllı emir subayı, şimdi o yıllardır köstebeklik yapmış kurnaz koruma amiri, herhalde diyorlardır ki:
- Yahu biz, bunlar için mi çalıştık? Bunlar için mi kendimizi yaktık? Çoluğumuzu çocuğumuzu, istikbalimizi, bunlar için mi mahvettik?
Ne acı.