İki haftadan az zaman kaldı.
Yani, en krıtik günlerdeyiz.
Hiç hata yapmaya gelmez.
Hele kendi kalesine gol atan taraf olursa, ağır bir fatura öder.
Onun için “24 saat bile mühimdir” derler. Mühimdir.
****
Parmak hesabı yapıyorlar.
Bir taraf CHP + HDP...
Ee?
Öbür taraf AK Parti + MHP...
Hesap böyle yapılmaz.
Yapılsaydı kolaydı.
Rakamları toplardınız, aradaki farkı görürdünüz.
Şimdi öyle değil ki.
Arada kaçak oylar var.
Oradan oraya transfer oylar var.
Particiliği aşan emanet oylar var.
Varoğlu var.
Ayrıca da yeni oylar var.
****
Değişiklik maddelerinin anlaşılmayan yönü kalmadı.
Çarptırarak da olsa, abartarak da olsa, her iki taraf, her gün,
o kadar çok konuştu, o kadar çok anlattı ki, artık kabak tadı
verdi.
16 Nisan gelse de kurtulsak, iki aydır referandum yazısı
yazıyoruz.
****
Sanki 17 Nisan sabahı bitecek mi?
Ne münasebet.
Sonuç ne çıkarsa çıksın,
kimbilir hangi tartışma başlayacak.
“Erken seçim yok” falan diyorlar ya... Demekle olmaz.