Dedikleri oldu işte:
-Çözüm Süreci de neymiş? Yıkım projesi bu.
-Analar ağlamasınmış. Ağlasa ne olurmuş?
Süreç bitti, buyrun.
Masa devrildi.
Aktörler dağıldı.
Ne akil adam kaldı, ne izleme heyeti.
Bundan büyük müjde olur mu?
***
İkinci müjde:
-Cenazeler gelmeye başladı.
Kanları yerde kalmayacakmış.
Vay, tehdit mi ediyorsun?"Asker, ölmek için vardır."
Peki peki, özür dileriz. Bir 30 yıl daha savaşmaya ne dersin? Kaç Türk evladı, kaç Kürt evladı ölsün daha?Söyle!.. Emrin olur.
***
Zannetmiştim ki, artık birlikte piknikler yapacağız, horon tepeceğiz, nevruzları beraber kutlayacağız, Kandil Dağı'na modern bir şehir kuracağız, üç-beş tane de AVM dikeceğiz. Bir de kolej.
Ne safmışım yahu.
Ne aldanmışım.
Baldıran zehirini meğer boşuna içmişim.
***
En iyisi, dönelim yine biz, eski mutlu günlerimize.
-Kan ve gözyaşı.
-Hiddet, şiddet ve dehşet.
-Baskın, pusu ve çatışma.
Bunlar olmadan yaşayamayız.