Birikmiş notlarım var. Eskimeden onları kullanıp, yeni haftaya öyle başlamak istedim.
***
Kafama ilk takılan, şu meşhur baraj meselesi...
Eğer HDP, barajı aşamasaydı,?Türkiye'de kan gövdeyi götürecekti.
Öyle dediler. Fakat HDP barajı aştı, yine kan gövdeyi
götürüyor.
Bu bile barajın kalkması için yeterli sebep değil mi?
-?Aşılacak ne kaldı ki?
***
Geçelim öbür not'a.
İstemezükçülük, bulaşıcı bir huy mu acaba?
Neden soruyorum?
Siyasi Parti, eğer siyaset yapmıyorsa o bir sosyal kulüp
demektir.
Gerçi siyaset yapmamak, bazen en güzel siyasettir ama her şeye
"hayır" demek, ne zamandan beri makbul siyaset sayılıyor?
***
Geçelim Seçim meselesine.
Erken Seçim'in adı Tekrar Seçim oldu.
Pekalâ...
Madem tekrar diyorsunuz, öyleyse bir önceki seçim, yani, 7 Haziran,
yok hükmündedir. Hem de bütün kurumlarıyla.
Peki, söyleyin bakalım: Mecliste kaçıncı dönem olacak bu?
Gördünüz mü?
Gömleğin düğmelerini karıştırdınız.
***
Merak ettiğim konulardan biri de şu:
Büyük bir kesim, AK?Parti'den nefret ediyor ama araştırmalarda hâlâ
yüzde 42-43 çıkıyor. Buna mukabil, CHP'den kimse nefret etmiyor ama
araştırmalarda yüzde 26'dan yukarı çıkmıyor. Bu nasıl oluyor?