Rauf Tamer Posta Gazetesi

Rağmen

Her ülke kendi aydınıyla övünür. Tabii her aydının da kendi ülkesine bir hayrı olur. Biz aydınımızla övünemediğimiz gibi, aydınımızın bir hayrını da...

22 Haziran 2017 | 183 okunma

Her ülke kendi aydınıyla övünür. Tabii her aydının da kendi ülkesine bir hayrı olur.

Biz aydınımızla övünemediğimiz gibi, aydınımızın bir hayrını da göremiyoruz.

 - Vazgeçtik hayrından.

Bir de başımıza dert açıyorlar.

★​

Efendim, aydın ihaneti var demek istemiyorum.

O lafa hiç katılmam

Ama çok iyi bilirim ki ülkesiyle ödeşmek yerine ülkesiyle didişmek yolunu seçmiş, tuhaf bir aydın tipine sahibiz.

Elini taşın altına hiç sokmayan...

Çalışmayan, üretmeyen...

Sadece eleştiren bir tip.

Elbet istisnalar var ama genel karakter böyle.

★​

Zaten de devletiyle her gün papaz oluyor.

Bilmiyorum, aydın olmanın gereği bu mudur, yoksa gereğini yaptığı için mi ona aydın deniyor.

Öyle olsa bile, aydın kişinin hiçbir vecibesi yok mudur?

İşsiz güçsüz aydın olur mu?

Üç soru

- Dokunulmazlıklar suç işleme imtiyazı olarak biçilmiş birer kaftan mı?

- Bütün bu olup bitenlerden sonra hâlâ "dokunulmazlıklar kalksın" diyen var mı?

- Yukarıdaki sorulardan bağımsız olarak...

Bu adalet yürüyüşü, daha önce değil de Berberoğlu tutuklanınca mı aklınıza geldi?

Mehmet Tuna

Sosyal hayatın en iyi mühendislerinden biriydi. Onun ocağından kimbilir kaç jenerasyon geldi, geçti.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kime yarar? 02 Mart 2022 | 358 Okunma Akılda kalan 01 Mart 2022 | 293 Okunma Acayip sesler 28 Şubat 2022 | 318 Okunma Pazar kahvesi 27 Şubat 2022 | 231 Okunma Çap meselesi 26 Şubat 2022 | 351 Okunma