Barutlarını erken kullanmaya başladılar.
Referandumu kazanabilmek için her şeyi mûbah göreceğe benzerler.
Hayrola, ne oluyor?
Sanki 17’nci Türk Devleti’yle 16’ncı Türk Devleti mi? yarışıyor.
***
Hani çoğunluğun tahakkümü kötü bir şeydi?
Siz o “kötü şey” için mi yarışıyorsunuz?
Halbuki azınlık ne güzel.
Değer mi kavga etmeye?
***
Efendim çoğunluk başka, çoğulculuk başka.
Anladık ama çoğulculuğun erdemi, çoğunluğun önemini yok edebilir mi? Söyleyin bakalım, kapı kapı gezip ya da meydanlara inip ne yapacaksınız?
- Oy isteyeceksiniz.
- Ne için?
- Çoğunluk için.
Hah şöyle.
Dürüst konuşun.
***
Şimdi bu millet, sizden bir dürüst söz daha bekliyor.
Çıkıp deyin ki:
- Sonucu saygıyla karşılayacağız.
Ve ekleyin:
- Bu vatan hepimizin.
- Her şey Türkiye için.
***
Böyle bir sözü, milletten esirgemezsiniz herhalde.
Size 60 gün müsaade.
Çıkın 60 gün dilediğiniz kampanyayı yapın, dilediğiniz taktiğe başvurun, hatta dilediğiniz yalanı söyleyin.
Ama şu sözü verin: