Gördüğüm en heyecanlı referandumdu o.
Demirel, Ecevit, Türkeş, Erbakan dahil, yasaklı siyasetçiler için
yapılan bir referandum.
“Hakları iade edilsin mi, edilmesin mi” diye ayıplı bir soru
soruluyordu millete...
Evet mi, Hayır mı?
***
Evetçiler, kampanyada sürekli olarak şunu işledi:
- Ey millet! Seçim sandığı değil bu... Seçim sandığında git yine
istediğin partiye oy ver... Ama önce benim el ve ayaklarımdaki şu
zinciri çöz... Bana siyasi haklarımı ver.
Masum bir istekti bu.
Epey taraftar buldu.
Ve kılpayıyla da olsa, sandıktan “evet” çıktı... Özal da fazla
yüklenmedi galiba.
Her neyse.
***
Niye yazıyorum?
Şimdi referandum olacak ya.
Evetçiler ve Hayırcılar,
ne tür sloganlar üretecekler, merakla bekliyorum.
Yukarıda anlattığım referandum, şimdiye kadar yapılanların
en çetiniydi. Fifti fifti bitti...
Son dakikaya kadar bekledik. Hatta sabahladık.
Düşünün ki neticeyi
gümrükteki oylar belirledi.