İşçi ve işveren arasındaki en önemli anlaşmazlık konularından birisi olan kıdem tazminatı, 1475 sayılı Kanun'da gösterilen bazı fesih hallerinde en az bir yıllık çalışması olan işçiye veya işçinin vefat etmesi halinde de bu işçinin hak sahiplerine işveren tarafından ödenmesi gereken paradır.
Kıdem tazminatı, hem belirli süreli hizmet sözleşmesine göre çalışan işçilere hem de belirsiz süreli hizmet sözleşmesine göre çalışan işçilere ödenir. Ancak kıdem tazminatının söz konusu olabilmesi için iş sözleşmesinin 1475 sayılı Kanun'un 14. maddesi ile 4857 sayılı İş Kanunu'nda belirtilen şartlarla feshedilmesi gereklidir.
Kıdem tazminatı ödenmesi gereken şartlardan birisi de evlenen
kadınlarla ilgili düzenlemedir.
1475 sayılı İş Kanunu'nun 14. maddesinin (e) bendinde; “Kadının
evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi rızası ile iş
sözleşmesini sona erdirmesi durumunda” kıdem tazminatına hak
kazanacağı hükme bağlanmıştır.
Bu imkân 1983’te 2869 sayılı Kanun'la getirilmiş olup, sadece İş Kanunu çerçevesinde uygulanmaktadır. Deniz İş Kanunu ve Basın İş Kanunu kapsamında çalışanlar bu haktan yararlanamayacaktır.
İş sözleşmesinin evlilik, askerlik, yaşlılık ve malullük aylığı
yahut toptan ödeme almak amacıyla işçi tarafından sona
erdirilmesinde, bildirim sürelerine uyularak iş sözleşmesinin feshi
gerekir.
Kadın işçiler, evlendikten sonra bir yıl içinde iş sözleşmesini
feshetmeleri halinde kıdem tazminatına hak kazanmaktadırlar.
Bu düzenlemeye istinaden kadın işçinin kıdem tazminatı alabilmesi için;