15 Temmuz darbe/işgal teşebbüsünde CHP darbeye karşı tehirli de olsa tavır alarak, mecliste darbe karşıtı ortak bildiriye imza atarak ve Yenikapı mitingine katılarak takdir ve teşekkürü hak etmişti.
Hoş, CHP liderinin Yenikapı’da yaptığı konuşma çok su götürecek bir konuşmaydı ama orada bulunması bile bu partinin akl-ı selim ile hareket etmeye başladığını göstermeye başlaması açısından olumlu bir gelişmeydi.
Evet herkes takdir ve teşekkür etti.
‘Bu adamla çay bile içilmez’ diye yazan Ahmet Kekeç bile 8 Ağustos yazısında teşekkür etmişti.
***
CHP Kekeç’i yine haklı çıkardı.
Fırat Kalkanı harekatı başlayınca CHP adına açıklama yapan Böke’nin hükümeti hâlâ DAİŞ’e göz yummakla itham eden cümleleri tam da ‘çay bile içilmezler’ tespitini doğrular mahiyetteydi.
Ordu, DAİŞ’in yuvasını dağıtmak içi harekete geçmiş, CHP hâlâ devleti DAİŞ’i görmezden gelmekle itham ediyordu!
Esed’e haber vermeden yapıldığı için eleştirmesi ise ayrı bir garabet!
CHP, 15 Temmuz sonrası yapıcı muhalefet rolünden çabuk usanmıştı. İnönü’nün koyduğu ‘Muhalefette tasvib olmaz’ kuralını işletmeye geri döndü.
***
Asıl bombayı ise geçen hafta patlattı.
Cumhurbaşkanı protesto ederek katılmadığı Adli Yıl Açılış Töreni’ne bu yıl katılacağını, protestosuna sebep olan Barolar Birliği Başkanı’na söylemişti. Başkan da bunu memnuniyetle karşılamıştı.
Cumhurbaşkanı bir adım daha attı ve Yargıtay ile anlaşarak bu törenin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılmasına öncülük etti.