15 Temmuz darbe/işgal teşebbüsünü akamete uğrattığı günden bu yana milletin demokrasi nöbeti aralıksız devam ediyor.
Darbeci hainlerin eylemleri gün yüzüne çıktıkça milletin nöbet aşkı daha da güçleniyor.
Aslında milletimizin mayası temizdir, darbelere karşı tepkisini bir şekilde dile getirmiştir. Hadsizlere haddini bildirmiştir.
Daha önceki tepkilerin bugün gösterdiği tepki düzeyinde olmaması liderlik ve imkanlarla alakalıdır.
***
27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat darbelerine karşı da milletimiz gereken tepkiyi gösterdi ama onların önüne düşüp rehberlik ederek darbeyi anında bastıracak liderleri yoktu ve o liderlere destek verecek medya (ve sosyal medya) yoktu.
Yoksa millet hiçbir darbeyi onaylamamıştır. Çünkü darbecilerin tamamı milli iradeye ve milletin değerlerine kasteden zorbalar ve ipi başkalarının elinde nankörler güruhuydu.
***
27 Mayıs darbesinden sonra millet darbecilere tepkisini, Demokrat Parti’nin devamı olduğuna inandığı Adalet Partisi’ni tek başına iktidara taşıyarak göstermiştir. Adalet partisi ilk iktidarını Demirel’e değil Adnan Menderes merhuma borçludur.
12 Mart, milletin moral değerlerine karşı yapılan bir darbeydi, millet bu darbecilere 1973 yılında Erbakan’ın Milli Selamet Partisi’ne destek vererek tepkisini göstermiştir.
Yine milletin moral değerlerini hedef alan 12 Eylül darbecilerine olan tepkisini millet, Turgut Özal’ın Anavatan Partisi’ni iktidar yaparak vermiştir.
***