19 yıldır bir taraftan ülkenin kalkınması için çaba sarf ederken diğer taraftan vesayet sistemi ve uzantılarıyla mücadele ede ede gelmiş bir iktidar vardır .
27 Nisan muhtırası ve AK Partiyi kapatma davası üzerinden başlatılan , MİT başkanı , 17/25 Aralık, Gezi olayları, hendek çukur eylemleriyle sürdürülen nihayet 15 Temmuz silahlı kalkışmasıyla zirve yapan iktidarı devirmeye yönelik olağanüstü bir süreçten geçtik.
Bu olağanüstü süreçte kimi aksaklıkların ve eksikliklerin varlığı inkar edilemez.
Dolayısıyla muhalefetin seslendirdiği itiraz edilemeyecek kimi eleştirilerin varlığı da tartışılmaz bir husustur.
Nitekim 2 Mart'ta yaptığı konuşma ile ve açıkladığı İnsan Hakları Eylem Planı ile Başkan Erdoğan gerçeklere kulak tıkamadığını göstermiştir.
Muhalefet motto haline getirdiği birkaç sorun etrafında dönüp dolaşırken Başkan Erdoğan muhalefetin aklının ucundan bile geçmeyen yüzlerce soruna parmak basıp çözümü için eylem planı açıklamıştır.