Gökhan, Altay'da müthiş bir çıkış yapmıştı. Kayseri'de bir düşüş
yaşamıştı ama tekrar yükselişe geçiyor gibi. 3 gol yiyen kaleci
için maçın yıldızı demek kolay değil. Futbolun doğrusu yoktu
sahada, yalnızca üçüncü bölgede müthiş oynayan bir Galatasaray
dörtlüsü vardı. Linnes, Serdar Aziz, Hakan Balta, Carole, De Jong,
Selçuk altılısı ile öndeki dörtlü çok kopuktu. Gaziantepspor'un 13
haftadır bu kadar rahat oynadığını görmedim. Gerçi olsa olsa 7-2
olabilirdi en fazla.
Futbolun doğrusu oynanmadı ama hücum aksiyonları çok iyiydi
Galatasaray'ın. Yine de savunma aksiyonlarında yine SOS verdi.
Geçen hafta ile bu hafta arasında bir fark yok. Ömer Üründül'ün
tabiriyle bloklar arasında hala bir uçurum var. Gaziantep'te İsmail
Kartal döneminde önce 0-0, sonra öne geçme çabası vardı. Gaziantep
oyuncuları biraz boşalmış, rahatlamıştı. Disiplinsiz ama oynamaya
çalışan bir takım vardı. Yanlış anlamasın Tahsin hocamız ama dün
çıkan Gaziantep bir hazırlık maçına gelmişçesine riskler aldı.
Galatasaray gibi güçlü bir takım bu mantaliteye 3 gol atar, 10 tane
de kaçırır.
Galatasaray bu galibiyetle zirvede 'ben de varım' demiş oldu.
Rakipleri Fenerbahçe ve Beşiktaş'a da, "Türk Telekom Arena'ya
geleceksiniz daha" demiş oldular. Oyun olarak eleştirebiliriz
Galatasaray'ı ama puan olarak başarılılar.
Özellikle ileri dörtlüye dönünce deneme yanılma yaparlar.
Riekerink'in ideal dörtlüsü belli artık önde. Bruma-Sneijder-
Yasin-Podolski. Hele hele rakip Bruma'ysa arkada bu kadar boşluk
bırakırsanız cezalandırırlar.
Sahanın iki yıldızı vardı, birisi 3 golü yiyen Gökhan, 3 golü de
atan Yasin...
Hatta 3 gol atan Yasin, dün futbolun doğrularını yapsa 2 gol, 4
asist bile olabilirdi.
Galatasaray'ın sorunu bireysel performansta değil. Sahadaki diziliş
ve aradaki mesafeler.
Galatasaray'ın pozisyona girme problemi yok. Çalımcısı var, pasörü
var, şutörü var.
Galatasaray'ın gol sıkıntısı olmaz, takım savunmasındaki mesafenin
fazla açılması problem...