Galatasaray sezonun açılış maçını Kayserispor ile oynadı. Şimdi
8. haftaya baktığımızda geçen yılın şampiyonu Beşiktaş'ın 8 puan
önünde, bir maçı eksik Fenerbahçe'nin ise 11 puan önünde. Herhalde
sezon başında kimse 8. haftada bu kadar büyük puan farkı olacağını
hayal bile edemezdi.
Galatasaray yeni bir takım, fizik gücü iyi, çok tecrübeli
oyuncuları var.
Çok coşkulular ve bu sezon başarıyı olmazsa olmaz olarak
görüyorlar.
Bu performans da sarı-kırmızılı taraftarları tribüne çekiyor. Sezon
başından beri Galatasaray'ın fikstür avantajı yaşadığı söyleniyor.
Ama sen bunu olumluya çeviremezsen, fikstürün hiçbir avantajı
olmaz. Bu takımın öncelikle güvene ihtiyacı vardı, onu da sahadaki
sonuçlarla buldular.
Sezon başında hiç anlaşılmaz bir şekilde Avrupa'dan elendiler.
Sonra takım olarak öyle bir ritim yakaladılar ki orta sahada hangi
oyuncunun, Fernando dışında, nerede oynadığını anlamıyoruz. Tolga
nerede oynar, Feghouli sağda mı solda mı... Fernando zaten müthiş
bir oyuncu...
Karşılaşmanın ilk yarısında pek bir şey yoktu. Sadece bütün lig
oynanıp bittiğinde ilk 3'e girecek vuruş ve kurtarış vardı.
Feghouli'nin enfes şutunu çıkartabilecek 1-2 kaleci var.
Serkan Kırıntılı bunu başardı, inanılmaz bir kurtarış yaptı.
Rodrigues'in sakatlanıp çıkmasıyla Selçuk İnan tercihi tartışılır.
Ben Selçuk İnan tercihinin Beşiktaş'ın bir önceki gün kaybettiği
maçla ilgili olduğunu düşünüyorum.
Kazanmak istiyorum ama beraberlik de kötü değil mantığı.
İkinci yarıda ise hareketlendiler.
Bana göre ilk gol ofsayt, önde gibi gözüküyor. Penaltı içinde yüzde
50/50 denebilir.
Ali Turan'ın arkadan solla vururken Gomis'e değmiş olma ihtimali
bana göre yüksek.