Geçen hafta Galatasaray'ı merak ediyorduk. Amamız vardı ama
deplasmanda nasıl oynayacaklar diye.
Çok yeni bir takım olmasına rağmen yeni takım dezavantajını
kalitesi ve coşkusuyla bertaraf ediyor.
Yetenekli ve bitirici oyuncular var. İlk yarı Osmanlıspor gibi iyi
bir takıma karşı hemen hemen Galatasaray hiç pozisyon vermedi.
Osmanlıspor sol kanattan atağa çıkıyordu 5-6 Galatasaraylı futbolcu
karşıladı hemen.
Rakibe topu taca attırmaya çalıştılar.
Çok istekli bir takım durumunda Galatasaray.
Top rakipteyken iyi takım olduklarını ve coşkulu olduklarını
gösteriyor.
Top Galatasaray'da olunca zaten hep ileriye yönelik oynuyorlar.
Fernando sezonun topa ayağı en çok değen futbolcusu olur gibi. Her
hamlede Fernando'yu göreceğiz gibi geliyor.
Gomis hakikaten Gomis yani.
Mermi gibi vurdu. Kayserispor maçında da tavana asmıştı. Kalecinin
yapacağı bir şey yok. Komik vurabilir, oyuncuya çarpabilirdi ama
güzel bir gol attı. Gomis bu yıl 'ben buradayım' diyor. Sakatlık
yaşamaz umarım.
Konsantrasyon başka bir şey.
Sokak kedisi dersin ya hep arıyor yani. Zaten o yüzden Gomis
olmuş.
Yabancıda yanıldık
Galatasaray taraftarı bir kaç yıldır bu kadar coşkulu bir takım
göremiyordu.
Tudor sezon başı antrenörü...
Avrupa'da yok Galatasaray ve kondisyon yüklemesi iyi duracak gibi
gözüküyor.
Yabancı açıklamalarım için bazı taraftarlar isyan etti. Ben '4
büyükler hariç bir takım şampiyon olamaz' diyordum, Bursaspor oldu
ve beni şaşırttı.
'Şampiyonlar Ligi'ni Türk takım alamaz' diyorum hâlâ
şaşırtmadılar.
'Yabancı kontenjanı açık olmalı' demiştim 2015 senesinde... Bunu
derken karşıt görüşe de saygı duyarım.
Ben bunu savundum. Bunu savunduk ama yanıldık. Haklı bir eleştiri
ve buna saygı duyuyorum.