Salı günü itibariyle 120 saat son bulacak ve ak koyunu da kara koyunu da hep birlikte göreceğiz. Henüz yazının başında iken fikrimi paylaşmak isterim; zafer inananlarındır!
ABD ve batı ittifakı son seksen yılımızı şekillendirme çabalarındayken “bizler acaba aklımızı başımıza aldık mı?” sorusunu sormaktan kendimi alıkoyamıyorum. Yakın tarihimizi incelediğimizde neler olup bittiğini film şeridi gibi gözerimizin önünden geçirmek zor olmamalı... İngilizlerin coğrafyamızı cetvel ile çizdiği yıllar çok da uzağımızda değil. Ancak ne yazık ki balık hafızasından ibaret bir millet olduğumuzu inkar edemiyoruz.
1916 yılında imzalanan gizli Sykes-Picot anlaşmasının tarihte barbarlık ve ihanetten başka bir şey çağrıştırmadığını ve İslam coğrafyasını ne denli tehditlerle şekillendirdiğini söyleyebiliriz. ABD, 1990’lı yıllarda Irak’ı daha derin bir kargaşa ve bölünmeye doğru sürüklerken, kuzeydeki özerk Kürt yönetimi Bağdat’ı bağımsızlık ilan etmekle tehdit ediyor. Irak İslam Şam Devleti yani yapay yalan şeytan devleti (IŞİD) militanları Irak ve Suriye sınırını 2014 yılında buldozerle dümdüz ederek Sykes-Picot anlaşmasını ve bölgenin tüm sınırlarını ortadan kaldırma niyetlerini de ilan etmişti. Aslında bunların hepsinin birer tiyatrodan ibaret olduğunu unutuyoruz. Asıl amacın büyük Şeytanın beslenmesinden ibaret olduğunu, bölgenin insansızlaştırılarak vaad edilen Büyük İsrail projesinin gerçekleştirilmesi hayali olduğunu görebiliyoruz.
Bugün esas meselemiz Suriye’de “Barış Pınarı Mutabakatı’yla” TSK’nın çok önemli ve büyük bir başarı kazandığını görüyoruz. Sınır güvenliğimiz hususunda ve terörle mücadelede bu harekâtın hedefine ulaşmış olması hiç kuşkusuz sevindiricidir. Şimdi gözler, Suriye’deki PYD/PKK yuvalarına çevrildi. PKK’nın Suriye uzantısı PYD ve onun silahlı gücü YPG’nin de Türkiye’nin güvenliği için bir tehdit oluşturduğunu biliyoruz. Barış Pınarı Harekatı’nın kendine yönelmesini bekleyen PYD/PKK’nın, Esad ile birlikte önlem aldığı duyumları gelmeye başladı.
Suriye’de oynanmakta olan oyunun iç yüzünü daha net görmek için Rus Üssünde yapılan görüşmeyi incelemek lazım. Esad’ın heyetiyle görüşen PYD/PKK, Suriye’nin kuzeyindeki birçok bölgeye göstermelik olarak rejim bayrağı çekecek. Böylelikle rejim ve örgüt, Barış Pınarı Mutabakatı ile Türkiye sınırında devam etmesini engellemeye çalışacak. Terör örgütü geniş bölgeyi elinde tutarak, Fırat nehrinin batısı ve doğusundaki hakimiyet bölgelerini birleştirmek istiyor. Suriye’de, terör örgütü PYD/PKK ile Beşar Esad rejimi, Türkiye’nin Resulayn’dan sonra örgütün kontrol ettiği bölgelere yönelmesini önlemek için pazarlıklar yapıyor. PKK’nın hem ABD hem de Rusya ile gizli ajandasını devreye sokarak her türlü manevra kabiliyeti gösterdiğini görmekteyiz.