Değerli okuyucularımız; bu haftaki köşemizi yerel yönetimlere ayırdık. Vurdumduymazlığa devam eden Ataşehir Belediyesinde neler oluyor?
Geçtiğimiz günlerde Sn. Dr. Osman Arıkan’ın Ataşehir Birlik Platformu başkanlığında düzenlediği basın ve muhtarlar istişare toplantısında temel konuların başında imar probleminin konuşulması ve muhtarların, sorunların kaynağı olarak belediyeyi işaret etmesi dikkat çekti. Sn. Dr. Osman Arıkan’ın özelikle toplumsal uzlaşma adına gündemi değerlendirmesi sonucu konunun dönüp dolaşıp imara gelmesi bizlere de konuyu gündeme taşıma sorumluluğunu getirdi.
Ataşehir Belediyesi’nin imar ve mülkiyet noktasında ciddi sorunlarının olduğunu ve ulaşım hususunda ciddi problemlerin yaşandığını dile getiren muhtarlar, ilgililerin duyarsız kalmasının Ataşehir’deki gökdelenlerin arkasında çifte standartlar oluşturduğunu belirtiyor.
İstanbul’un hızlı değişimine uyum sağlayan Ataşehir, gökdelenlerin arasında kentsel dönüşümle boğuşmaktadır. Kentsel dönüşüm, hileli dönüşüme doğru kaymaktadır. Son zamanların hızlı büyüyen Ataşehir ilçesinin, sosyal belediyecilik noktasında incelediğimizde eşitlikten uzak bir belediyeciliğe kaydığını görmekteyiz. Modern AVM ve şehir yapılanması arasında kalan küçük meskenlerin sorunlarının nedense kimse tarafından gündeme getirmediğini görmekteyiz. Tapu tahsis belgelerine sahip olanların bir şekilde belediyeye karşı boyunlarının bükük olduğunu ve bütün haklarının birilerinin iki dudağı arasına bağlı olduğunu ifade edelim.
17 mahallesi olan Ataşehir Belediyesi’nin ilçe sınırları içinde her mahallesinin ayrı sorunları olduğu, 17 mahallede imarlar arasında değişkenlik olduğu ve büyük firmalara peşkeş çekildiği ifade edildi. Ataşehir Belediyesi’nin sosyal belediyeciliği gündemde tutarak halkı nasıl kandırdığı birçok gazete tarafından gündeme getirilmişti ancak bunun hesabının sorulmasını isteyen birçok vatandaş önümüzdeki süreci beklediklerini söylemektedirler.
Muhtarların, Ataşehir Belediyesi’nin kulelerin belediyesi olduğunu özellikle belirtmesi ve bazı mahallerin bilinçli göz ardı edildiğini söylemeleri dikkat çekti. Kendi mahallelerinin, gayrimenkullerinin yarın yine belediye tarafından birilerine peşkeş çekileceği korkusu hissettiğini belirten muhtarlar, mahalle sakinlerinin de aynı düşüncede olduğunu ifade ediyor.