Olaylar o kadar sıradanlaşıyor ki. Ne kadar önemli olursa olsun, uzadığı zaman önem algısı kayboluyor. Afrin ve sonrası gelişmeler deöyle. Bizim için Afrin hayati öneme sahip bir konumdaydı. Halende öyle. Çok stratejik bir hamle ve başarılı bir harekâtla olayı çözdük. Adeta dünya ne olduğunu anlayamadı. Halende anladığını sanmıyorum.
Afrin’i çözemeseydik bugün Hatay’ın konumunu tartışıyor olacaktık. ABD’nin Kuzey Suriye Enerji koridorunu konuşuyor olacaktık. Türkiye’nin By-Pass edildiğini konuşuyor olacaktık. Güneydoğu Anadolu bölgesinde PKK’yı, o bölgenin maazallah akıbetini konuşuyor olacaktık. Hatta ABD’nin Doğu Anadolu Bölgesindeki temiz su havzalarının imtiyaz hakları üzerindeki planlarını konuşuyor olacaktık.
Ama Rusya, İran, ABD, İngiltere, Fransa, Almanyave Suriye
rejiminin gözü önünde,tereyağıdan kıl çeker gibi gerçekleşen bir
harekâtlakafa tutulmaz, mücadele edilemez denen ABD’nin bütün
karizmasının yerle bir olduğu bir süreç yaşadık. Bizim için
Afrin belki sıradanlaştı. Normali de buydu ama Ortadoğu’da planları
olanlar için değildi.
ABD Afrin Harekâtı ile çizilen karizmasını nasıl tamir edeceğinin
hesaplarını uzun süredir yapıyor. On binlerce insanın ölümüne
binlerce çocuğun katline seyirci kalan ABD her gün atılan kimyasal
silahları yeni keşfetmişçesine öncesi gün akşam Suriye’ye İngiltere
ve Fransa’nın yardımı ile 3-5 bomba attı. Bana göre atılan
bombalar, fırlatılan füzeler ABD’nin Afrin Harekâtı ile çizilen
karizmasının tamirinden başka bir şey değildir. Dertleri ne atılan
kimyasal bombalar, ne ölen çocuklar, ne katledilen halktır. Fakat
biz karizması çizilen sadece ABD sanıyorduk. Yanılmışız. Yanında
Fransa ve İngiltere’de varmış.
Trump’ın Afrin Harekâtı sonrası dillendirmeye başladığı ABD’nin Suriye’den çekileceğine yönelik sözlerinin nasıl gerçekleşeceğini göreceğiz. Ama ABD daha öncede ifade ettiğimiz gibi zora girdiği dönemlerde belirsizlik stratejisi izliyor. Ortadoğu politikalarından bir anda vazgeçeceğini beklemek ahmaklık olur. O zaman ABD’de yaşanan Pentagon, Beyaz Saray, Dışişleri, Merkez Kuvvetler ve diğer birimler arası farklı açıklamalara ne denilecektir? İfade ettiğimiz gibi politikaların istenildiği gibi gitmediği dönemlerde ABD’nin planlı ve programlı uyguladığı stratejidir. Aralarında kavga olduğu izlenimi hiç kimseyi aldatmasın. Her birim rolünü oynuyor.
Son günlerde ABD üzerine o kadar saçma sapan değerlendirmeler yapan yorumcular görüyorum ki. Dış politika uzmanı değilim. ABD uzmanı hiç değilim. Fakat dinledikçe, izledikçe midem bulanıyor. Daha içerde iki bakanın adını öğrenememişler ABD Başkanı Trump’ın attığı tweetlerdeki ruh halini analiz ediyor. Trump’ın üç vakte kadar gideceği yorumlarını yapıyor. Rusya’nın Trump’ın seçimlerinde ki rolünün kotlarını veriyor. ABD’yi ABD’lilerden iyi bildiğini iddia ediyor. Şaşırıyorum. Bu özgüven nereden geliyor diye. Karşılarındakileri abdal kendilerini akıllı zannediyorlar. Anlamadığımız zannediyorlar. ABD’den yayınlasınlar diye gelen üç-beş satır bilgi notlarını esas zannediyorlar. Hatta onların tercümesini bile doğru dürüst anlayamadan öngörüde bulunuyorlar.
Trump’ın nasıl gideceğini bilmem. Ama attığı söylenen tweetlerin onun olmadığı malumdur. Çünkü önce sormak lazım Trump tweet atmasını biliyor mu ki? Öyle yorumluyorlar ki Tump aklına geldiği anda telefonundan atıyor sanki.