Sadullah Özcan Milat Gazetesi

Rahip Brunson ve ABD’nin telaşı

Tarihi gerçeklerden bağımsız olaylara bakarsanız yaşananları çözmek imkânsızdır.  Hele uluslar arası ilişkilerde sıradan hiçbir olayı göremezsiniz. Uluslar arası ilişkilerin...

29 Temmuz 2018 | 268 okunma

Tarihi gerçeklerden bağımsız olaylara bakarsanız yaşananları çözmek imkânsızdır.  Hele uluslar arası ilişkilerde sıradan hiçbir olayı göremezsiniz. Uluslar arası ilişkilerin tarihi geçmişleri mutlaka vardır.

Bugünlerde ABD-Türkiye ilişkilerinde basit bir olay olarak görülen Rahip Brunson’ın tutuklanmasına uzun süre anlam verilemedi.  Öyle ya bir din adamı. Kendini inancına adamış. Kendi halinde masum görünümlü.

Fakat basit bir rahip dediğimiz isim üzerinden iki ülke arasında kıyametler kopuyor. Dışarıdan bakan ABD’nin kendi vatandaşına sahip çıkma algısı sanıyor. Oysa ülkeler diğer devletler içindeki faaliyetleri masum gerekçelere bağlı sivil görünümlü gerçekleştirir.

Bu açıdan belki de dünyada en büyük operasyonlar Osmanlı topraklarında gerçekleşti. Osmanlının zayıflamaya başladığı, kendini toparlamak üzere arayışlara başlaması sonrası batının her türlü oyununa açık hale geldi. Yenileşme, batılılaşma algısı batının Osmanlı İmparatorluğu üzerinde ki faaliyetlerinin yolunu açtı. Bu çerçeve de Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere’nin Osmanlı toprakları üzerindeki nüfuz yarışına neden oldu.

Osmanlının 1453’te İstanbul’u fethi sonrası Avrupa’nın doğu kapısının kapanması Batı’ya yeni yollar yeni ticari alanlar aramasına neden oldu. Fatih Sultan Mehmet’in Osmanlının teknolojik atılımını gerçekleştirmek üzere Avrupa da bulunan teknik elemanları transfer girişimi batıyı ayrıca telaşlandırmış teknik elemanları Osmanlı’ya kaptırmamanın telaşı ile yaptığı çalışmalar başarıya ulaşmış. İlk sanayi devriminin İngiltere’de gerçekleşmesine neden olmuştur. İstanbul’un Fethi ile Avrupa için kapanan doğu kapısı sonrası Papalığın organizasyonu ile 1490’da gerçekleşen toplantılarda alınan kararlar yenidünyalara açılımı beraberinde getirdi. Yenidünyaları keşif Avrupa’nın gelişmesini ve güçlenmesini sağladı. Buna karşılık Osmanlının zayıflaması üzerine burada da etkilerini artırdı.  Özellikle İngiltere’nin İslam âlemi üzerinde yeni keşiflerle oluşturduğu nüfuz alanı Osmanlı topraklarındaki faaliyetlerinin de hızlanmasına neden oldu. Hindistan üzerindeki faaliyetleri. 

İngiltere 1490 da ki Papalığın çizdiği strateji sonrası dünyanın değişik ülkelerinde farklı yapılanmaya gitti. Bu çerçevede İngiltere’nin dünyanın değişik bölgelerine aileler gönderdiği ve yerleştirdiği bilinir. Bu ailelerin irtibatı ve oluşturduğu etki alanı İngiltere’ye güneş batmayan imparatorluğu hediye etmiştir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Fırat’ın doğusu ve ABD’nin anladığı dil 14 Aralık 2018 | 5.470 Okunma Sağlam sistem, güçlü gelecek 02 Eylül 2018 | 5.891 Okunma Ekonomi-Kriz ve Yerel seçimler 31 Ağustos 2018 | 4.675 Okunma Ankara koridoru 26 Ağustos 2018 | 4.589 Okunma Dinamik toplum güçlü Türkiye ve Bayram 24 Ağustos 2018 | 6.604 Okunma