Hafta içinde yandaş ve yanaşma basın ağız birliği etmişçesine aynı “şarkı”yı başlık yapmış: Bir gece ansızın gelebiliriz! Bunu söyleyebilmek için, yani ansızın gidebilmek için Amerika’dan icazet almayan, dik duran bir iktidara ihtiyaç var.
Birisi de çıkıp da, “Haydi, gidin de görelim.. Petrol vanasını çevirin de görelim... Habur’u giriş-çıkışa kapatın da görelim” dese, diyebilse blöf anlaşılacak da bunları kim söyleyecek.
Ama maalesef Meclisteki siyasi partiler, ülke çıkarı, ülkenin bölünmez bütünlüğü söz konusu iken bile Washington’u kızdırmamak çabası içindeler.
Barzani ile yıllar içinde gelişen ilişkilerde, Kürtler küser, Amerika kızar diye ses çıkarmayanlardan ciddi bir şey beklemek hatadır.
iktidarın ciddi bir yaptırım adımı atmaya niyetli olmadığını Dışişleri Bakanı hafta içinde bir TV programında “Habur sınır kapısında muhatabımız bölgesel yönetim değil Bağdat yönetimidir. Habur’u kapatmıyoruz” demiş. Hani Habur’da gidiş gelişleri yasaklayacaktınız. Ülkeyi öyle bir iktidar yönetiyor ki, İktidarın başı başka şey söylüyor, bakanı çıkıp tam aksini söylüyor.