Aklım havsalam almıyor. İnanamıyor, inanmak istemiyorum. Bir askeri helikopter düşüyor ve 13 vatan evladı şehit oluyor. Aklımın almadığı husus, helikopterin yüksek gerilim hattına takılarak düşmesi. Bir akil insan çıkıp ta bunu bana değil uzman çavuşların, başçavuşların, üsteğmenin, yüzbaşıların, binbaşının, yarbayın, albayların, Aydoğan paşanın ailelerine anlatsın.
Ajanslardan öğrenebildiğimiz şu, “geçtiği vadinin her iki yamacında bulunan yüksek gerilim direklerine bağlı tellere takılan Couger tipi helikopter, ekseni etrafında dönerek yaklaşık 300 metre yükseklikten yere çakıldı. Alev alan helikopterde mühimmat infilak etti. Parçalanan helikopterde bulunan 13 personelin tamamı şehit düştü.”
Askeri teknolojinin bugün ulaştığı nokta hakkında bir fikir edinebilmek için hemen birkaç dakika içinde yapacağımız bir araştırma bakın önümüze bu teknolojinin ulaştığı boyutlar hakkında neler sunuyor. Askerlerin 90 kiloya kadar yüklerini 16km hızla taşıyabilecek insan biçimli dış iskeletlerden tutun da silahtan çıktıktan sonra gittiği yön değiştirilebilen mermilere, böcekler üzerine takılan mikro casus ve patlayıcı sistemlerine, kendi başına manevra kabiliyetine sahip olağanüstü hızlı insansız araçlara, sesten 7 kat hızla hedefine ulaşan elektro manyetik silahlara kadar inanılmaz bir teknoloji var. Mesela ABD ordusu için geliştirilen süper bir zırh var. Bu zırh mermilere karşı ileri düzeyde bir koruma oluştururken olası bir yaralanma halinde de üzerinde bulunan sensörler aracılığıyla yaralanan bölgeyi tespit ederek buraya tedavi edici köpük sıkıyor.