Rahmetli Akif Emre, bir arkadaşının "Ölüm var,
hiç şakası yok bunun!" sözünün kendisini adeta "sarstığını" fakire
o gün aktarırken mezkûr sözün etkisindeydi hâlâ.
O gün dediğim, üniversite yıllarıydı.
Çok şaşırmıştım... Erdem
Bayazıt'ın "Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm /
Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm" dizesini terennüm eden biz
değil miydik?
Dilimizdeki kalbimize hiç uğramıyor muydu yoksa?
Akif Abim hiç durmadan saatlerce konferans verebileceği ölüm
konusuna mündemiç sıradan/basit bir sözden bu denli etkilendiğini
dile getirmekle neyi anlatmak istemişti?
Ölümün gerçekliğinden kuşkumuz mu vardı?
Kuşkumuz...