Çevresi veya arkadaşları, Sayın Davutoğlu'nun sadece siyasi
hayatına değil olanca itibarına da çok büyük zarar verdiler.
Halen de zarar vermeye devam ediyorlar; sanki bitirmeye, hatta
rezil etmeye ant içmişler gibi!..
Haliyle onun için "Arkadaş
kurbanı oldu" diyebiliriz. Belki de
arkadaşları onun kurbanı oldu, bilemiyorum.
Benim bildiğim şudur:
Hırsları akıllarının önüne geçen bu muhteremler, "Görünür
değildim ama göbeğindeydim" diyen Babacan kadar
duygu ve düşüncelerini saklamayı başaramadılar.
Tam aksine, poker oynayan köpek gibi daha ilk günden ellerini açık
ettiler.
Sayın Davutoğlu, Başbakanlık koltuğuna oturur
oturmaz, "İkinci yeni" veya
"İkinci yarı" gibi kerameti kendinden menkul
mottolarla Sayın Erdoğan döneminin bittiğinin, bir kenara
çekilip "onursal liderliğe" razı olması gerektiğinin lansman
çalışmasını yaptılar.
"Bul karayı al parayı" misali bu kampanyanın, sahada hiçbir karşılığı olmadı, yani tutmadı... 7 Haziran seçimlerinin ardından CHP'yle koalisyon kurarak aynı sonuca....