Muhterem Ahmet Taşgetiren geçen
gün Babacan ve Davutoğlu'nun yayın
organında şunu yazdı:
"Davutoğlu, Katar'da iken Ankara'da AK
Parti MKYK'sında genel başkanlık yetkilerini kısıtlayan bir
karara 50 kişiden 48'inin imza atması, imza atanlardan ve
Başbakan'ın vekâlet verdiği birisinin havaalanında
Davutoğlu'nu 'Hoş geldiniz sayın Başbakan' diye
gülerek karşılamasını yaşamış olmasına rağmen, yine de genel
kurulda 'vefa sözü' vermesi, siyasetin
cilvelerindendir..."
Evet, komik ama gerçekten böyle yazdı. ("Siyasetin cilvesi" ha?!
Hey Allah'ım ya!)
Olmadık yere esip gürleyen Sayın Davutoğlu, Kolpaçino'daki
gibi "Beni havaalanında karşıladınız diye, bu demek
değil ki, burada kinayeli kinayeli laf
sokacaksınız!" bile diyemedi mi yani?
Vah vah! Demek ki içine atmış. Hatta bununla da yetinmemiş,
"vefa sözü" vermiş...
Lakin...
Taşgetiren'in "Vefa sözü" dediği,
"Nefsimi ayaklar altına alırım, bir faninin terk etmeyeceği
düşünülen her makamı elimin tersiyle iterim ama asla...