Sayın Ahmet Davutoğlu birkaç gün evvel Ruşen Çakır adlı şahsın
"Besleme Medya" tesmiye edilen mecrasında çok doğru bir şey
söyledi.
Şaşırdığınızın farkındayım, ben de duyunca şaşırmıştım. Evet yanlış
duymadınız, "Çok doğru bir şey söyledi" dedim.
Lakin, ona geçmeden evvel can arkadaşım Ahmet
Kekeç'e ait "Besleme Medya" kavramlaştırmasının
"yakıştırma" değil, "olgu" olduğunu belirtmek isterim.
Zira, ABD'nin ünlü düşünce kuruluşu "Center for American
Progress", Ruşen Çakır'ın sahibi olduğu söz konusu medya
dahil birçok sosyal medya kuruluşunun ABD tarafından fonlandığını
raporunda açık seçik yazmıştı.
E tabii ABD beslemesi medya olunca, Davutoğlu'na
bazı şeyleri sormak hiç "yakışık" almazdı.
Mesela, "Başbakanlıktan ayrılmanız üzerine, ABD'nin dış
politikalarına yön veren Foreign
Policy dergisinin, 'ABD, Ankara'daki
adamını kaybetti'
yorumunu yapmasına ne diyorsunuz?" şeklinde bir soru yöneltmesi
"tencere dibin kara" misali ayıp olurdu.
Haliyle sormadı.
"Eski Başdanışmanınız
Abdulkadir...