Dış koşullar değiştiğinde, kısa ve uzun vadede "kâr-zarar"
muhasebesi yapar, çıkarlarınız doğrultusunda dış politikanızı
revize etmek durumunda kalırsınız.
Bu da gayet doğaldır.
İlkesizlik ayrı bir şeydir, koşulları hesaba katmak ayrı şey.
Popülist tavırların bedelini sonraki kuşaklar her zaman ağır
ödemiştir. Tarih buna şahittir.
Özellikle muhafazakarların Erdoğan'la kurduğu gönül köprülerini
berhava etmek isteyenler, dış politikadaki mevzi değişiklikleri
istismar etmeye başladı da onun için söylüyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Filistin duyarlığını"
sorgulayacak kadar tozutanların iflah olmaları zor.
İflah olmak için her şeyden evvel insaf şart.
Yine de şu kadarcığını söyleyeyim: İsrail'in
bölgede rahatsız olduğu iki...