Kenan Evren çok ilginç bir paşaydı; 12 Eylül 1980'de olduğu gibi
darbe yapmayı bilirdi ama lafını hiç bilmezdi.
Bir defasında, “Hangi taşı kaldırsan altından Atatürk çıkar…”
demişti.
İnsan düşmanına böyle söylemez; lakin Kenan Paşa, Mustafa Kemal'e
duyduğu muhabbetini ve minnetini böyle dile getirmişti.
Gelgelelim aynı lafı başka biri söyleseydi, Atatürk'e hakaretten,
kuvvetle muhtemel tecziye edilirdi.
Evren Paşa'nın mezkur sözünün ardından 12 Eylül cuntası o taşların
altına baka baka “Atatürk 100 yaşında” kampanyası başlattı.
Yaşı elverenler muhakkak hatırlayacaklardır; dağa taşa, şehrin tüm
alanlarına bunu yazdırmışlardı.
Her yere “Atatürk 100 yaşında” yazıldığı bu dönemde Fetullah
Gülen'in posterleri de Şehir Hatları iskelelerine kadar asılmış,
altına da “aranıyor” yazılmıştı.
Zamanla anlaşıldı ki, hangi taşı kaldırsan altından Mustafa Kemal
değil, Fetullah Gülen çıkıyor.
***
“Bin yıl sürecek” denilen 28 Şubat sürecinde de “Evren
Atatürkçülüğünün” sol yanı devreye girmişti.
O kadar ki, yaz tatillerinde çocukların Kur'an öğrenmesi bile
yasaklanmıştı.
28 Şubatçılardan bir “paşa” da güya “Atatürkçülük” adına, İstiklal
Marşı'mıza bile lagaluga etmişti.
Aynı adamlar, D 8'i kurdu diye Erbakan'a dünyayı dar etiler. Fakat,
Erbakan için, “o adamı hiç sevmedim” diyen Fetullah Gülen o
süreçte, Atatürk'ü çok sevdiğini söyleyince, Aydın Doğan'ın
medyasından dönemin Show TV'sine kadar göklere çıkartıldı.
Ne oldu peki?
Ne olacak, Erbakan tasfiye edilirken FETÖ, devletin tüm kılcal
damarlarına “sızmayı” hızlandırdı.
Zaten çok daha evvel, tee 70'li yıllarda, meşhur MİT Müsteşarı
Korgeneral Fuat Doğu döneminde “sızıntıya” başlamışlardı. (Bu
arada, Fuat Doğu'nun, “Ben MİT Müsteşarlığı yapmadım, CIA'nın şube
müdürlüğünü yaptım. Bir CIA yetkilisi gelse, beni Sinop'a götür
dese onu oraya götürmekle memurum…” dediğini de unutmayalım.)