Sözcü gazetesi dün, “Sözcü'yü susturmak istiyorlar” şeklinde
eşek kadar manşetle arz-ı endam etti.
Aslında bu manşetten çok “ciyaklamaya” benziyordu, ama, biz yine de
öyle demeyelim.
Haydi soralım…
Neden susturmak istiyorlar gazetenizi?
FETÖ'nün 15 Temmuz saldırısı püskürtüldükten sonra yancılığın,
yalakalığın, “yandaşlığın” dibini buldunuz, işe yaramadı mı?
Hatta…
Erdoğan ve AK Parti nefretini her gün köşesine taşıyan birkaç köşe
yazarınızı eşzamanlı şekilde “izninizle” dedirterek (tatil ayağına)
bizzat siz “susturdunuz.”
Sadra şifa olmadı mı?
Matine-suare manşetlerden hakaret ettiğiniz Erdoğan'ı mezkur
tarihten itibaren yere göğe sığdıramadınız, sorununuz çözülmedi
mi?
Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, “Bayrağımızı indiremeyeceksiniz,
vatanımızı parçalayamayacaksınız, devletimizi yıkamayacaksınız,
ezanlarımızı susturamayacaksınız, bu ülkeye diz
çöktüremeyeceksiniz, bu halka boyunduruk vuramayacaksınız”
sözlerini, “Tarihi konuşma” şeklinde öyle manşete çektiniz ki,
“yandaş” diye çemkirdiğiniz medya bile elinize su dökemezdi.
N'oldu, bu da mı “gol” olmadı?
İyi de, bunca “yandaşlığı” boşuna mı yaptınız la siz? Bir çuval
kömür, bir paket makarna da mı kapamadınız?
Herkesi kendiniz gibi bilip, Erdoğan ve AK Parti'yi destekleyen
herkese yandaş, çıkarcı, yalaka diye yıllar yılı çemkirdiğinize
göre bu sorulara ziyadesiyle müstahaksınız.
Haydi, söyleyin bakalım, beklentiniz neydi?