Sosyal medyada geçen gün bir 'mollaya' denk geldim; yana yakıla "Sakın ola Seyyid Kutub okumayın, çok zararlı…" diyordu.
Yaşı da oldukça gençti. Prof. Seyyid Kutub'un hapishanede yattığı yıllara denk nerdesye!
"Tekfircilik" ve "tağut" kavramı üzerinden şehid Kutub'u nasıl "sakıncalı" ilan ediyor, şaşarsınız. Bütün kitaplarını yaksak anca rahat edecek gibi.
Yanlış anlaşılmasın, tekfirciliğe de entegrizme de alabildiğine karşıyım.
Lakin bunlar ve bunlar gibiler çok enteresan. Hem mezhep imamımız İmam-ı Azam'ın "Ehli kıble tekfir edilemez" hükmünü terennüm ederler, hem de sabah akşam namaz kılsalar da beğenmedikleri tüm mezheplere mensup olanları şappadak tekfir ederler. Sonra da "Allah'ın dinini iplemeyen devletleri" tekfir eden Kutub'u "tekfirci" addedip beğenmezler.
Neden mi? Çünkü kendileri alim/allame, Kutub "düşünür" sadece.