Selahattin Yusuf kardeşimiz geçen gün “Salih Tuna da böyle bir
şeylerden bahsediyordu işte…” dedi tweet marifetiyle.
“Böyle bir şeylerden” için misal olarak da o fotoğrafı
paylaştı.
O fotoğraf…
Suriye'nin Halep kentindeki hava bombardımanında ailesini kaybeden
5 yaşındaki Ümran Dakneş'in ambulans koltuğundaki fotoğrafıydı.
Enkaz altından kurtarılan Ümran'ın gözlerinin altında kandan
coğrafyalar oluşmuştu.
Hiç ağlamamış, hiç panik yapmamış, hiç konuşmamıştı.
Bir ara eliyle yüzündeki kanları tutmuş; elindeki kanı görmüş ama
zerre iplememişti.
Zalimlerin yüzüne sıvatır gibi kana bulanan elini ambulansın
turuncu koltuğuna silmişti sadece.
Ve sonra, bir fotoğraf gibi hiç kıpırdamadan bakmaya
koyulmuştu…
Dünyanın tüm bakışlarından daha yoğun ve kesintisiz bir bakıştı
bu!
Sanki…
Kabil'in Habil'i katlettiğinden beri insanların yaptıkları tüm
kötülükleri görmüş geçirmiş gibiydi.
Sanki hepinizi gördüm, der gibiydi.
Müthişti.
Zaten söz konusu anın ifadesi mesabesindeki o fotoğraf da tüm
dünyayı sarstı. CNN INT. spikeri bile gözyaşlarını tutamadı.
Suriye'deki zulmü tek kareyle tüm dünyaya anlatan bu fotoğraf gibi
15 Temmuz'u da tüm dünyaya anlatmamız lazım.