Soner Yalçın kısa süre önce
"muhalif mahalle baskısına" aldırış etmeden çok önemli bir yazı
kaleme almıştı.
Bu köşeciğin müdavimleri hatırlayacaktır, şu satırlarını da iktibas
etmiştim:
"ABD'nin elinde iki 'silahı' vardı: - Biri PKK...
/ - Diğeri FETÖ... / Amacı; FETÖ'yü darbeyle iktidara taşıyarak,
PKK'yı hedefine ulaştırmaktı:
'Birleşik Kürdistan!' / Bu sebeple... Ne 7 Haziran 2015 ve ne de 1
Kasım 2015 genel seçimleri umurundaydı! Hükümet olmak değil,
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı indirerek iktidarı tamamen ele geçirmek
istiyorlardı!.."
Takdir edersiniz ki...
Erdoğan'ı iktidardan indirmek için şeytanla bile işbirliği yapacak
tıynetteki "şebelekler mahallesinde" bunları söylemek az şey
değildir.
Gelgelelim...
Aynı Soner Yalçın dün öyle bir yazı yazdı ki şaştım kaldım.
Maksadım polemik değil, anlamaya çalıyorum.
Bir defasında sevgili Yılmaz Özdil, "başka ülkelerin liderleri
benim ülkemin liderine hakaret edemezler" diyerek Erdoğan'ı
savununca, "Erdoğan şimdi seni milletvekili yapar" yollu öyle bir
mahalle baskısına maruz kalmıştı ki, ancak Erdoğan'a hakaret ederek
yakayı kurtarmıştı.
Soner Yalçın'ın kimseye hakaret ettiği falan yok, ama hali bana
bunu çağrıştırdı.