Post-modern darbe tesmiye edilen 28
Şubat'ı “ulusalcılar”
alkışladılar, Ergenekon soruşturmasını
da “liberal” ve “muhafazakarlar.”
Neticede ne “ulusalcılar” kazandı ne de “muhafazakarlar.” (Baştan
beri gözlerini “üçüncü tarafa” dikmiş, adeta nüfuz casusu gibi
çalışan kimi “liberaller” şimdilik kazanmış olabilirler ama onları
zaten mevzunun dışında tutuyoruz.)
Bu süreçte esas kaybeden
maalesef TSK oldu.
Zira 28 Şubat'ta kendi ayaklarına sıkmışlardı.
Söylemleri de uygulamaları da fecaatti.
Çocuklarımızın yaz aylarında Kur'an öğrenmelerine öz yurdumuzda
yasak getirmişlerdi. Bu da haliyle, dine karşı savaş açtıkları
algısının yerleşmesine neden olmuştu.
Takdir edersiniz ki, “kendi halkının dinine savaş
açan” hiçbir ordunun kazanma ihtimali yoktu.
Kaybettiler!
Kazanan, milyarlarca doları hortumlayan İstanbul sermayesi oldu.
(Aydın Doğan bu işteki katkısını, “Benim medya organlarım İslamcı
koalisyon hükümetine karşı savaş verdi” şeklinde özetlemişti.)