Suriye'de ve Irak'ta işler yolunda yürüsün istiyorsanız her
şeyden evvel Rusya ve İran'la diyalog içinde olacaksınız.
Ne ki, “müttefiklerimiz” veya “stratejik ortak” bildiklerimiz hem
İran'la hem de Rusya'yla karşı karşıya gelmemiz için her şeyi
yaptılar / yapıyorlar.
Rus uçaklarını kimlerin hangi amaca yönelik düşürdüğü artık
biliniyor.
Neyse ki, Rusya ve İran'la artık diyalog içindeyiz. Zaten bu sayede
ABD'nin Suriye'deki 24 Kasım tuzağına düşmedik.
Erdoğan - Putin görüşmesinin ardından, Dışişleri Bakanı ve MİT
Müsteşarı İran'a çok üst düzey görüşmeler için gitti.
İran düşmanı değilim.
Lakin, son yıllardaki bölge politikalarını yanlış buluyorum.
Suriye'de Türkiye'yle ortak bir yol bulabilirlerdi.
İsrail'e karşı 2006'da müthiş zafer kazanarak tüm ümmetin gönlünde
taht kuran Hizbullah'ı Suriye'de mezhepçilik bataklığına
çekmeyebilirlerdi.
ABD ile nükleer anlaşma yapar yapmaz zor günlerde kendisini
arkalayan Türkiye'ye dirsek çevirmeyebilirlerdi.
Yazık ettiler.
Malum nükleer anlaşmanın ardından ABD'nin açtığı yoldan
ilerlediler.
Trump'ın seçilmesiyle ABD'de yükselen “ambargo” lakırdılarından
anlaşılan o ki, girdikleri yoldan felaha ulaşamazlar.
Aynı şekilde, Türkiye'nin de ABD'yle alacağı yol kalmadı. Tam
aksine, “düşman yolları kesti” durumu mevcut.
O halde…