Fesat devletinin şefi Netanyahu, "Yahudiler olarak uzun zamandır
Kürtlere ve arzularına sempati beslemekle birlikte referanduma
karışmadıklarını" söyledi.
Irkçı Siyonist İsrail'in neye karışıp karışmadığı artık muamma
değil.
İşin orasını geçelim.
Geçelim de, Kürtlerin hangi arzularına sempati beslediklerini
soralım.
Mesela, Kürtler Diyarbakır'da, "Biji Filistin" diye haykırmışlardı.
Bu "arzuya" da sempati besliyorlar mı?
Yoksa bu arzunun sahiplerini "hain Kürtler" olarak mı
görüyorlar?
Tıpkı...
Fetullah'ın liberallerinin kendileri gibi düşünmeyen Kürtleri
"cahş" ilan etmesi gibi.
JİTEM'in vaktiyle kurşunladığı Kürt aydınlarından Orhan Miroğlu'na sırf PKK'yı eleştirdiği için "cahş" yani "hain" demişti.
O kadar kaptırmıştı ki...
Az kalsın Öcalan'ı bile "cahş" ilan edecekti.
Hayır, terör örgütü lideri olduğu için değil, o dönemde birlikten beraberlikten dem vurup İslam'a vurgu yaptığı için.
Diyarbakır'da okunan mektubunda şöyle demişti: "Bugün Türk halkı bilmeli ki, Kürtlerle bin yıldır İslam bayrağı altındaki ortak yaşamları kardeşlik ve dayanışma hukukuna dayanmaktadır..." Fetullah'ın mezkur liberali de, "Hıristiyanların ve demokratların bundan tedirgin olmaları gerektiğini" dile getirmişti.
Bunun üzerine Aysel Tuğluk ivedilikle açıklama yapma gereği duymuştu: "Bölgede tarikatlar, radikal dinci gruplar oluşmamışsa, PKK ve Öcalan sayesindedir. PKK laikliğin güvencesidir..." *** Fesat devletinin şefi Netanyahu da, Arz-ı Mev'ud emellerine "güvence" teşkil etme "kabiliyeti" gösterenlerin arzularına sempati besliyor besbelli.
Peki ne zamandan beri?
"Yahudiler olarak uzun zamandır Kürtlere ve arzularına sempati beslemekle birlikte..." dediğine göre...
"Uzun zamandır."
İyi de, ne kadar uzun?
İsmail Beşikçi'ye soracak olursanız "muhabbet" tee M.Ö 722'de Babil Kralı Nebukadnezar'ın Filistin'e saldırdığı tarihe kadar iniyor.
Büyük Kürt komutanı Selahaddin Eyyubi'yi pas geçiyor tabi.
Zira dert başka.
Öyle bir dert ki bu...
Irkçı Siyonist Netanyahu'dan AB'ye kadar "malum network" Müslüman Kürtlerin arzularına sempati duyuyor ama Katalanların arzusuna sempati duymuyor.
Niye mi?
Referandum İspanya anayasasına aykırıymış da ondan.
Belki de Irak anayasasında referandumun yeri vardır da, biz bilemiyoruz.
Bizim bildiğimiz şudur:
Netanyahu'ya göre en büyük "hain / cahş" Kürt, Selahaddin Eyyubi ve onun izinden gidenlerdir.