'Kürt sorununu' çözmek için yola çıktılar, en azından çözüme
katkı sunmak için, lakin Ertuğrul
Özkök adlı “elemanın” sorununu çözdüler.
Sayın Gül'ün ifade buyurdukları gibi insan
gerçekten hayret ediyor.
“Kürt sorununun” çözümüne öylesine adanmış gibiydiler ki,
“Kürt sorunu yoktur, Kürdün sorunu vardır”
söylemine bile tahammülleri yoktu.
Ne yaptılar peki?
Ne yapacaklar, “Kürt sorunu” diye diye,
“milli çözüm sürecini” ihanet tesmiye eden ve
kendilerini yok hükmünde gören Sayın
Bahçeli'ye, Sayın
Kılıçdaroğlu vekaletiyle başbakanlık teklif
ettiler.
Bu garabeti ne kadar hatırlatsak azdır. Ve bu garabeti hakkıyla
fehmetmeden de olan biteni anlamak mümkün değildir.
Bahçeli'ye başbakanlık teklif edenler, “Kürdün
sorununu” çözmek için siyasi hayatını riske atan, sırf bu
nedenle kimi MHP'liler
veulusolcular tarafından ihanetle
suçlanan Sayın Cumhurbaşkanımıza adeta
savaş açtılar.
Şuracığa minik bir parantez
açalım: MHP ve ulusolcuların “ihanet”
muhabbeti bugünkü yazı yolculuğumuzun konusu değil.