Bunların bir belediyesinin festivalinde, Ataol
Behramoğlu adlı vasat şairlerinin konuşmasına geçen gün
muttali oldum, şaştım kaldım.
İnsan ihtiyarlaştıkça (hazret 81 yaşında) "bilgeleşmese" de ne
bileyim daha etraflıca düşünür, en azından kişiliği oturur.
Bu gitgide meczupluk düzeyine yuvarlanıyor, tutamıyoruz.
Bu yaşta bu denli hamakat, ne desem bilemiyorum. Abdullah
Gül'ün veciz ifadesiyle "İnsan gerçekten de hayret
ediyor!"
Söz konusu konuşmasının başlangıcında öyle bir "Maalesef
Türkiye'miz elden gidiyor arkadaşlar!"
dedi ki, içlerinde Ömer Zülfü Livaneli'nin de yer aldığı hazirun
"Ne yapmak lazım Paşam?!" dercesine pürdikkat bakakaldı.
Sarışın bir kurda değil de yaşlı bir çakala benziyordu ama felaket
çaresizdi. Elden gittiğini söylediği Türkiye'yi nasıl kurtaracaktı,
bilemiyordu.
Mesela, PKK'nın "hendek terörü" falan yoktu.
Şayet öyle bir şey olsaydı, "Sanatçılar Girişimi" imza
kampanyasıyla terörü yine arkalar, böylece Türkiye'yi kurtarmaya
çalışırdı.
Seçim de çoktan bitmişti.
Yoksa "Apaydınlık bir kadın. Samimi, açık sözlü, zarif,
slogandan...