Social Justice Warrior (sjw), yani Sosyal Adalet Savaşçıları tabirini duydunuz mu bilmiyorum. Bir zamanlar feminizm, çevre veya ırkçılık gibi konularda mücadele eden aktivistler için kullanılıyordu bu tanım. Ve olumlu bir çağrışıma sahipti. Her ne kadar orta sınıfın kendisini önemli hissetmesi ve oyalanması için başlatılmış bir hareket olsa da bir zararı yoktu.
Fakat son zamanlarda “gizli faşizm” veya “alternatif faşizm” olarak da tanımlanan bu tepki hareketinde işler iyice çığırından çıktı. Artık “Sosyal Adalet Savaşçısı” kavramı, içi boş sloganlarla kurusıkı atan ve saldırgan tutumlarıyla dikkat çeken bir grubu aşağılamak için kullanılıyor.
Peki, ne iş yapıyor bu savaşçılar? Özellikle sivil haklar, kimlik politikaları, cinsiyet veya dezavantajlı bireylerle ilgili konularda yanlış yapan bir kurban bulunuyor. Sonra bu kişinin kariyerini bitirmek için topyekûn linçle itibar suikastı yapılıyor.
Bu grup üyeleri genellikle yüksek desibelli ortamlardan hoşlanıyorlar. Hiçbir şeye şaşırmamak, her türlü...