Adam işten çıkıp eve doğru giderken telefonu çalıyor. Arayan bir arkadaşı.
“Alo, senin çocuğu çok rezil bir mekâna girerken gördüm abi. Haber vereyim dedim.”
Nasıl yani? Neresi olabilir ki?
Şaşkın ve korkmuş bir hâlde adresi istiyor adam. Sonra arabanın yönünü çevirip elleri titreyerek arkadaşının tarif ettiği yere gidiyor.
Girdiği yer karanlık ve loş bir mekân. İçeride yüzlerce genç var. Gürültülü ve düzensiz notalar uyuşturucu dumanıyla birlikte tavana yükseliyor.
Adam şaşkın. “Benim oğlum böyle bir yerde bulunamaz, bir yanlışlık olmalı” diye düşünüyor. Loş ortamda etrafı görmeye çalışırken, duvara asılmış büyük perdede bir video oynamaya başlıyor. Kediyi mikro dalga fırına atıp işkence eden bir çocuğun videosu… Kalabalık videoyu kahkahalarla seyrediyor. Kedi yerde titreyerek can çekişirken küfürlere bulanmış çirkin bir alkış yükseliyor salonda.
Adamın göğüs kafesi çatlayacak gibi... Sıkıntıdan nefes alamıyor. Gözlerini kısıp kalabalığın içinde çocuğunu bulmaya çalışırken, perdeye bir fotoğraf yansıyor. Haberlerde gördüğü...